“Yunan Parlamentosu’ndaki milletin temsilcilerine yönelik hiçbir haksızlığa ve hukuksuzluğa izin vermeyeceğiz!”

PASOK Arkadia Milletvekili ve Meclis Başkan Yardımcısı Odisseas Konstantopoulos’un, Dışişleri Bakanı Georgios Gerapetritis tarafından cevaplandırılmak üzere sunduğu soru önergesi, 20 Ekim Cuma günkü meclis genel kurulunda görüşüldü.

Meclis başkan yardımcısı Konstantopoulos’un, Mehrikoz’da, Seçek Azın Eğitim ve Kültür Derneği’nce organize edilen etkinlikle, Yunanistan parlamentosunun halk tarafından seçilmiş milletvekili olan İlhan Ahmet’e yönelik yakışıksız eylemin sorgulanması ve denetlenmesi talebiyle sunduğu önerge, dışişleri bakanı tarafından yanıtlandı.

Yunan parlamentosunun bir üyesine yönelik bu eyleme, meclis başkan yardımcısı sıfatı ile meclisin dikkatini çeken Konstantopoulos, diplomasi teamüllerine aykırı, demokrasi ve hukuku ayaklar altına alan, kurumsallıkla bağdaşmayan davranışın denetlenmesini net bir şekilde talep ederek, hükümetin ve ilgili bakanlıkların üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesini istedi.

Meclis başkan yardımcısı konuşmasında, milletvekili olduğu PASOK Partisi’nin meclis grubu olarak, Türk – Yunan dostluğuna taraf ve ikili iyi ilişkilerin geliştirilmesinden yana olduklarını vurgulayarak, Azınlığın da destekçisi olduklarını ifade etti. Konstantopoulos öte yandan, ard arda gerçekleşen seçim döneminde, – bizzat başbakan ve hükümet tarafından gündeme getirilen – Azınlığın iradesine yapılan müdahaleler hakkında, bazı diplomatlar ve faaliyetleriyle ilgili endişeleri de dile getirdiklerini hatırlattı.

Meclis Başkan Yardımcısı Konstantopoulos: “Biz, Türk – Yunan dostluğuna inanıyoruz! Bazı konsolosların ve diplomatik yetkililer müdahaleleri araştırılmalıdır!”

Konstantopoulos, bu gelişmelere ilaveten geçtiğimiz Ağustos ayında, bir kez daha halkın oylarıyla seçilmiş milletvekili İlhan Ahmet’i hedef alarak yapılan yakışıksız eyleme dikkati çekti;

“Bugün hem Dışişleri Bakanlığımızın hem de sizin bildiğiniz gerçekleri konuşmak için buradayız. Yunan – Türk dostluğundan yana olduğumuzu söylemek için buradayız. Grubumuzun azınlığı ne kadar desteklediğini biliyorsunuz. Ancak, Hükümet ve Başbakan’ın önceki seçimlere müdahale konusunu gündeme getirmesinden çok önce sizinle sorunlar, belirli diplomatlar ve onların rolleri hakkında konuşmuştuk.

Bunu sizinle konuştuk ve bizzat Başbakan da kamuoyuna bilgi verdi. Hatta yanılmıyorsam konsolosluk ve diplomatik yetkililerin müdahaleleriyle ilgili her birime bir dosya da verdi.

Yanımda bulunan, hem Azınlığa hem de bölgesindeki tüm yurttaşlara saygı duyan bir milletvekili olarak İlhan Ahmet, size anlattığım bu olayda benzeri görülmemiş bir şey yaşadı. Ve eğer bir milletvekili buna maruz kaldıysa, bölgedeki sıradan vatandaşlarımızın neler yaşadığını bir düşünün.

İlhan Ahmet’e, söz konusu etkinliği terk etmesine yönelik bir müdahale yapıldı. Yunanistan Cumhuriyeti’nin kanunlarına göre, Yunan Parlamentosu’nu onurlu şekilde temsil etmek adına yapması gerekeni yaptı ve çok doğru bir şekilde bu etkinlikte kaldı. Bunun üzerine, başkonsolos vekili Barış Çulka’nın yanı sıra Gümülcine seçilmiş müftüsü İbrahim Şerif de alanı terk ettiler.”

Bu yaşananlar karşısında, devletin ve dışişleri bakanlığının haberdar olup olmadığını soran meclis başkan yardımcısı, ne tür bir aksiyon geliştirildiğiyle ilgili bilgi istedi;

“Devletin ve bakanlığınızın olup bitenlerden haberi var mıydı? Bu etkinliğe katılmak üzere Yunan makamlarından bir temsilci davet edildi mi? Bölgesel yetkililere (eyalet ve belediye başkanlıkları gibi), bu şekilde kurumların itibarsızlaştırılmasını neden kabul ettiklerini sordunuz mu, kovuşturdunuz mu?

Yabancı bir diplomatik misyonun ve konsolos vekilinin, kendisine ev sahipliği yapan ülkenin yasal ve kurumsal temsilcilerine saygı göstermemesi meşru mudur? Ayrıca Sayın İbrahim Şerif’in bu etkinliklere hangi sıfatla katıldığını sordunuz mu?”

Dışişleri Bakanı Gerapetritis: “Ülkemizdeki tüm konsoloslar, Viyana Sözleşmesi’nin bağlayıcı çerçevesine sadık kalmakla yükümlüdür!”

Sorulara istinaden söz alan Dışişleri Bakanı Georgios Gerapetritis, bakanlık olarak dış politika konularında ve ulusal strateji politikalarında PASOK Partisi ile her zaman temas halinde ve kalıcı işbirliği içerisinde olduklarını vurgulayarak, PASOK Partisi tarafından gündeme getirilen konuyla ilgili hassasiyetin de farkında olduklarını ifade etti. Ülkedeki dış misyon temsilciliklerinin faaliyetleriyle ilgili Viyana Sözleşmesi’nin çerçevesini ve bağlayıcılığını vurgulayan dışişleri bakanı;

“Tüm konsoloslukların da konsolosluk ilişkilerine ilişkin 1963 Viyana Sözleşmesi kapsamında faaliyet göstermesi ve ayrıca bu kurumların hukuk çerçevesinde hareket etmesi gerektiğini hiçbir zaman unutmamalıyız. Elbette bu durumu takip edeceğiz ve herhangi bir hukuka aykırılık olması durumunda hem dışişleri bakanlığı hem de Yunan yargısı tarafından gerekli müdahale yapılacaktır” diye vurguladı.

“Milletvekili Sayın İlhan Ahmet’in – bu konuda da olduğu gibi – duruşuna ve geçmişteki çalışmalarına son derece saygı duyuyorum” diyerek sözlerine başlayan Dışişleri Bakanı Gerapetritis, yasal derneklerin, Yunan mevzuatına uymaları koşuluyla etkinlik düzenlemede özgür olduklarını belirtmekle birlikte, milletvekili İlhan Ahmet’in şahsına yönelik yapılan hukuksuzluğun mutlaka soruşturulması gerektiğini kaydetti.

Gerapetritis: “Trakya’da yaşananları yakından takip ediyoruz. Yunan Parlamentosu’ndaki milletin temsilcilerine yönelik hiçbir haksızlığa ve hukuksuzluğa izin vermeyeceğiz!”

Konuşmasında, “Dışişleri Bakanlığı adına yürütülen tüm eylemleri takip ediyoruz. Tüm Yunan vatandaşlarının kanun önünde eşitliği konusunda hiçbir hukuksuzluğa ve adaletsizliği izin vermeyeceğiz. Yunan Parlamentosu’ndaki milletin temsilcilerine yönelik hiçbir haksızlığa ve hukuksuzluğa da izin vermeyeceğiz ve Trakya’da yaşananları yakından takip edeceğiz” vurgusu yapan dışişleri bakanı, şu hususları dile getirdi:

“Dışişleri Bakanlığı, Trakya’daki tüm vatandaşların eşitliği ve eşitliğine ilişkin uluslararası sözleşmelerin uygulanmasıyla sürekli olarak ilgilenmektedir. Bu Yunanistan’ı egemen olarak ilgilendiren bir konudur ve söylediğim gibi hiçbir müdahaleyi kabul etmiyoruz, Yunan vatandaşlarının statüsüne ilişkin herhangi bir tartışmayı da kabul etmiyoruz. Bu, uluslararası düzeyde her türlü tartışmaya kapalı bir egemenlik meselesidir.

Diğer yandan, dikkat çektiğiniz eylemde bir dernekten bahsediyoruz. Bildiğiniz gibi sendikalar ve özellikle Trakya’daki dernekler ve kurumlar Anayasa, Lozan Antlaşması ve Avrupa Birliği hukuku ile korunmaktadır. Derneklerin örgütlenme hakkı bağlamında özerkliği vardır ve bu özerkliğe saygı duymamız gerekir. Yani, yasal derneklerin, Yunan mevzuatına uymaları koşuluyla, bölge genelinde etkinlik düzenleme özgürlüğü korunmaktadır. Yunan Devleti, Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla bu tür derneklerin etkinliklerine özel bir katılımı olmuyor. Ancak tabii ki milletvekili Sayın İlhan Ahmet’in şahsına yönelik açık bir ihlal söz konusu olduğuna göre bunun mutlaka soruşturulması gerekiyor.”

Soru – cevap oturumunda ikinci söz hakkını kullanan meclis başkan yardımcısı Konstantopoulos, dışişleri bakanının konuyla ilgili araştırma yapılacağı beyanını sorguladı. Dışişleri Bakanı Gerapetritis’e, “Bana daha önce de bu konunun araştırılacağını söylemiştiniz. Araştırma ne kadar sürer? Çünkü burada koskoca bir hükümet ve başbakan, Türk Konsolosluğu’nun müdahale ettiğini söylediği halde, seçimler bitince her şeyi unuttuğunuz iddiasıyla suçlanacaksınız” diye yüklenen Konstantopoulos,  “Sayın Bakan, biz her şeyi anlıyoruz, anlıyoruz ama seçim öncesi dönemde, bunları kullanıp sonra unutamayız. Çifte standart uygulayamayız” dedi.

Konstantopoulos: “Seçimlere müdahale, münferit bir sorun değil. Siriza başkanı Tsipras müdahaleler için ne diyor?

PASOK Partisi olarak net bir çizgide olduklarının altını çizen Konstantopoulos, özellikle seçim döneminde yapılan müdahalelerle ilgili o dönemki Siriza Partisi Genel Başkanı Tsipras’ın da bilgilendirildiğini hatırlatarak, “Sayın Tsipras’a da müdahalelerle ilgili yaptığınız ve ilettiğiniz bir dosya vardı. Bundan bir haber var mı? Zira bu müdahale durumu münferit bir sorun değil” diye belirtti.

Konstantopoulos konuşmasında, parti olarak ve milletvekili İlhan Ahmet’in şahsında, gerek ulusal meselelerde gerekse Azınlıkla ilgili konularda tutarlı ve bütünleştirici bir yol izlediklerini vurguladı. Milletvekili İlhan Ahmet’in bu bakımdan da yerel toplumda ve ulusal kamuoyunda takdir edildiğini ifade eden meclis başkan yardımcısı, öte yandan Siriza Milletvekili Özgür Ferhat’ın ‘bizim milletvekilimiz’ nitelendirmesiyle takdim edildiği etkinlikte olduğu gibi, toplumu ayrıştırma ve kişileri ötekileştirme gayreti gösterenler olduğuna işaret etti;

“Burada bir sorun var. Söz konusu etkinlikte kendisinden benzer bir talepte bulunulmayan – etkinliği terk etmesi için – Siriza Milletvekili Özgür Ferhat da vardı, onu ‘bizim milletvekilimiz’ diye takdim ettiler. Biz yalnızca, Hristiyan veya Müslüman diye tanımlanacak milletvekili istemiyoruz. Bölgesinde, tüm yurttaşları temsil edecek milletvekili istiyoruz. Bu da İlhan’dı. Farkı bu. Bu yüzden de bu şeylere maruz kalıyor.

Bu gerçekleri araştırdınız mı? Çünkü bu sıradan vatandaşları, sıradan Müslümanları ve Hristiyanları ilgilendirmiyor. Burada belirli müdahalelerden, belirli kişilerden, belirli bir konsolosluktan bahsediyoruz. Peki biz topluma nasıl bir mesaj vereceğiz? Söz konusu müdahaleler hakkında sadece seçim öncesi konuşarak, Yunan kamuoyuna milliyetçilik ruhumuzu göstermek için mi gündeme getirdik? HAYIR. Sayın bakan, biz böyle bir şey yapmıyoruz. Bizim PASOK olarak tutarlı bir rotamız var, milletvekilimizin de bu konularda tutarlı bir rotası var. Bu yüzden yerel toplumda sunduğu hizmetlerle, ulusal meselelerdeki duruşuyla ve Azınlığı en iyi şekilde savunmasıyla herkes onu örnek aldı. Çünkü Azınlık, en iyi bu şekilde temsil edilebilir, savunabilir.

Onun için sizlerden bu konuyu araştırmanızı ve milletvekilimizi korumanızı rica ediyorum. Milletvekilimiz korkmuyor, yeniden seçildi, seçim bölgesindeki Hristiyanlar ve Müslümanlar, tüm vatandaşlar tarafından seçildi. Bu nedenle özellikle yerel topluma doğru mesajı vermeliyiz. Kim sorumlu, kim değil?”